Hüsnü Tandoğan Spor Salonu'nda düzenlenen Kastamonu AK Parti Merkez İlçe 8. Olağan Kurultayı'nda konuşan Tunç, orta ve yüksek öğrenimini Kastamonu'da tamamladığını söyledi.
Laikliğe karşı eylemlerin odağı olan AK Parti'ye 2008 yılında kapatma davası açıldığını anımsatan Tunç, şöyle konuştu: “Bugün Milli Eğitim Bakanımızla dalga geçenler, onun laiklik konusundaki açıklamalarını eleştirenler, yasaya 'Evet' dediler. Daha dün Meclis'te, okullarda ve üniversitelerde başörtüsünün serbest olması gerektiğini söylemiştik, “Biz laikliğin yanlış uygulamalarına son veren bir hükümetiz. Bu nedenle 22 yıldır milletimizin desteğini aldık. Herkes inandığı gibi yaşayacak, herkes fikrini özgürce ifade edebilecek” dedi.
AK Parti'nin işçi siyasetine giriştiğini vurgulayan Tunç, sözlerini şöyle sürdürdü:
“AK Parti siyaseti karalamak için 'Hayır' diyor. Bugün ne eski cumhurbaşkanı ne de yeni CHP başkanı geçmişten ders almış, aklı başında değil. Bu ülkenin gönlünde yeri olan, bu ülkenin kalbinde yer alan bir lidere hakaret ederseniz, Her gün millet sevdalısı diyorlar ki: “Sonunuz böyle olur, bu mümkün.” Biz diyoruz ki: “Hakaret siyasetiyle bir yere varılmaz, millet milletin siyasetine tahammül etmez.” hakaret, seni hiçbir yere götürmez.” Diyelim ki: “10 yıldan fazla başkanlık yapan, birçok seçimle karşı karşıya kalan ama bir yere varamayan eski başkanınıza bakın. Bugün kendinizi aynı durumda görmeyin.” Bu sefer diyorlar ki, 'Nasıl bunları söylersiniz? Bize yargının sopasını mı gösteriyorsunuz?' 'Hayır' diyoruz. 'Bu ifadelerin, bu kabul edilemez çirkin sözlerin suç olup olmadığına bu ülkenin bağımsız ve tarafsız yargısı karar verecektir.' Milletin desteğiyle sonunuz CHP'nin eski başkanı gibi olur”. Diyelim ama anlamak istemiyorlar, çünkü bu onlara yakışmıyor, çünkü iş üretmekle ilgilenmiyorlar, onların sorunu bu. her zaman işe karşı çıkmak.
O dönemde Adnan Menderes'i de aynı şekilde eleştirdiklerini belirten Tunç, şöyle konuştu: “Rahmetli Menderes'in yaptıklarına ne dediler? Rahmetli Menderes şöyle dememiş miydi: 'Bu CHP bizim yaptığımız çalışmalara bakmadı' 27 Mayıs'ta Yassıada mahkemesinde ifade verirken 'Bu ülkenin başarıları bir gün çıkıp 'bana teşekkür etmediler mi?' Yassıada'nın bu zihniyeti aynı, ne yazık ki değişmiyor. Eser üretmeye devam edeceğiz, harekete geçmeye devam edeceğiz.” dedi.
“AK Parti işçi siyasetinde yer almaya devam edecek”
Bakan Tunç, zorlu süreçlerden geçtiklerini vurgulayarak, şöyle konuştu: “2008'de kapanmanın eşiğinden döndük. Sonra 2012'de MİT krizi, ardından Gezi olayları. Darbe devletiyle hükümeti devirmeye çalıştılar ama başardılar. 17-25 polis ve yargı darbesiyle hükümeti devirmeye çalıştılar ama başaramadılar. 2015'te kaos yaratmaya çalıştılar. Ülkede terörü artırarak ancak 15 Temmuz'daki hain FETÖ girişimiyle yine başarısızlığa uğradılar. Asker kılığına giren teröristler, ülkenin kutsal yürüyüşünü sona erdirmek ve bölgedeki yabancı sahiplerinin enerjisini kontrol altına alma planlarını gerçekleştirmek için silahlarını millete çevirdiler. Ortadoğu'da yeterli bir yönetim kurmak için milletimiz Şerife Bacı ve Halime Çavuş gibi meydanlara koşarak böyle bir kahramanlık gecesi sergiledi. Darbeciler lideriyle birlikte gizlenmesi gereken Türkiye'yi gün yüzüne çıkardı.” dedi.
Türkiye'nin bölgede terör devleti oluşumunu engelleme mücadelesinde her zaman haklı olduğunu belirten Tunç, şöyle konuştu: “Şimdi sıra enflasyonda. Nasıl ki 2002'de çift haneli olan enflasyonu tek haneye düşürdük. Emeklilerimizin, işçilerimizin, kamu çalışanlarımızın alım gücünü artırarak yolumuza devam edeceğiz ve emek politikasına devam edeceğiz.” dedi.
Ayrım yapmadan hizmet vermeye devam edeceklerini vurgulayan Tunç, şöyle devam etti:
“AK Parti her zaman 'Önce insan gelir' dedi. Biz hiçbir ayrım yapmadan ülkemizi kalkındırmaya çalıştık. Havaalanını yaparken Hakkari'de yaptık, İstanbul'da yaptık. Barajı yaparken Kastamonu'da yaptık, Sinop'ta da yaptık.” Biz üniversiteleri inşa ederken Ardahan'da, Muğla'da da yaptık. Bölünmüş yolların kullanılmadığı ülke var mı? Hiçbir ayrım yapmadan yatırımları ülkemizin her köşesine taşıdık. Özelliği ayrım yapmamasıdır. Doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine ülkemizin her köşesinde eserler ürettik. Çünkü biz eserler ürettik, milletimiz 2028'e kadar 22 yıl iktidarda kaldı, milletimiz çalışmaya 'Evet', karalayıcı siyasete 'Hayır' diyecek. “Recep Tayyip Erdoğan 'AK Parti' ya da 'Millet İttifakı' diyecek.”
Önemli demokratik adımlar atıldığını vurgulayan Tunç, şöyle konuştu: “Ülkemizin bir yandan fiziki gelişimini garanti altına aldık, diğer yandan demokrasisini güçlendirdik. Darbelere karşı daha dirençli hale getirdik. Tarihte koruma anlaşması var, hak arama yollarını genişlettik. Darbe anayasasında kişisel verilerin korunmasına ilişkin maddeler yoktu. değerlendirmesini yaptı.
“Umarım yeni anayasayla Türk yüzyılı daha sadeleşir”
Milletin darbeler ve muhtıralar batağına düştüğünü belirten Tunç, şöyle konuştu: “Milletimiz darbecilere karşı ilk kez 15 Temmuz'da darbe yaptı. Onlar kahramanca mücadele ederken Türk yargısı o gece darbecileri tutukladı, yakaladı. 28 Şubat sanıkları yıllar sonra yargı önüne çıkarıldı: “Bundan sonra kimse direnemeyecek. Milli iradeyi, hiç kimse milli iradeyi engelleyemeyecektir, hiç kimse engelleyemeyecektir. Milli irade bayrağının indirilmesine izin verilecektir.” Türkiye'ye götürdük. Anayasamızda “Gerektiğinde sıkıyönetim ilan edilebilir” diye bir madde vardı. Tüm bunlar sizlerin desteği ve “Evet” oylarınızla değişti. Tabii ki yeterli değil, diyoruz ki artık Türkiye'nin yüzyılı, yeni anayasayla her şey daha kolay olacak.” dedi.
Türk yüzyılının temellerinin 22 yılda atıldığını vurgulayan Bakan Tunç, şöyle konuştu:
“Rahmetli Özal 'Türk asrı' dedi. Tabii ki saltanatı o kadar uzun süremezdi. Çünkü vesayet zihniyeti onun yolunu kesmek istedi. Sonra 28 Şubat'ta Erbakan'dan hocamızın yolunu kapattılar ama Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti ve Cumhur İttifakı onu durduramadı. Çünkü o milletimizi seven bir liderdir, milletinin ona olan sevgisi bu başarıyı getirmiştir. Türk Yüzyılını sivil, demokratik ve katılımcı bir anayasayla inşa edeceğiz. Elbette bu uzlaşmayla olacaktır. Siyasi partilerimizin Meclis'te bir araya gelerek şunu söylemesi gerekiyor: “Herkesi kucaklayan, her düşünceyi temsil eden bir toplum sözleşmesi yapmalıyız. .” “Aramızda hiçbir fark olmayan bir anlaşmayla yeni bir anayasa yapmalıyız” diyen milletvekilleri ve partiler milletin gönlünü kazanacak. Umarım 2028'de yapılacak seçimlerde karşı çıkanlar da aynı ulusal tepkiyi alırlar. “Meclis'te olumlu bir tablo ortaya koyacağız ve Türk yüzyılını yeni bir anayasayla başlatacağız.”
“Türk'le, Kürt'le, Laz'la, Çerkes'le biriz”
Bakan Tunç, PKK terör örgütüyle 40 yıldır mücadele ettiğimizi, terörün kökünü kazıyana kadar mücadelenin süreceğinin altını çizerek, şöyle konuştu: “Ülkemizin birlik ve beraberliğini güçlendireceğiz. Terörü mutlaka yok etmeliyiz hedefimiz. Terörsüz bir Türkiye'yi inşallah Türkleriyle başaracağız.” “Kürtlerle, Lazlarla, Çerkeslerle tek milletiz.” dedi.
Türkiye Cumhuriyeti'ne vatandaşlık yoluyla bağlanan herkesin Türk olduğunu vurgulayan Tunç, şöyle konuştu:
“Dolayısıyla hiçbir ayrım gözetmeksizin iç cephemizi güçlendirerek, ülkemizin birlik ve beraberliğini daha da güçlendirerek, Türk yüzyılının başında terörden arınmış bir Türkiye yaratmak için bu adımı birlikte atarak yolumuza devam edeceğiz. Bu hedefe ulaşırsak, Türkiye daha güçlü olacaktır. Dünyada mazlumların haklarını daha güçlü bir şekilde savunacağız. Dünyada Filistin'deki mazlumların haklarını savunabilecek, ayağa kalkabilecek kaç lider var ki: ” Dünya bundan çok daha büyük.” 5' Erdoğan dünyanın en tecrübeli, insan haklarından, haklardan, hukuktan, adaletten yana olan lideridir. İnşallah 2028'e yaklaşırken bu avantajımızı Türkiye'yi terörün her türlüsünden arındırmak için en iyi şekilde kullanacağız. Şiddetin ve barışçıl bir halkla, “Bir şekilde geleceğe bakan bir Türkiye inşa edeceğiz.”
AK Parti Merkez İlçe Başkanı Şenol Kızılabdullah, konuşmasının ardından Kastamonu'da eğitim gören Bakan Tunç'a diploma ve okul çağı fotoğrafını teslim etti.
Bakan Tunç, okul çağındayken fotoğraf bile çektirmediğini belirterek, hediye için teşekkür etti.
AK Parti İl Başkanı Ahmet Sevgioğlu da Bakan Tunç adına bir yetimin 6 aylık masraflarını karşıladıklarına dair belgeyi kendisine verdi.
Tunç, Avrupa ve dünya şampiyonalarında başarı gösteren sporculara plaketlerini verdi.